Ocak'ta AB Dönem Başkanlığı'nı alacak olan Lüksemburg'dan, Türkiye'ye büyük destek geldi. Erdoğan'la görüşen Lüksemburg Başbakanı Juncker, "Türkiye ile müzakereler 2005'in ilk 6 ayında başlatılmalı. Bizim dönem başkanlığımız içinde olursa çok mutlu oluruz" dedi. Bunun için ellerinden geleni yapacaklarını söyleyen Juncker, imtiyazlı ortaklığa ise karşı çıktı. Lüksemburg Başbakanı, "İmtiyazlı ortaklık, benim için bir opsiyon değildir. Türkiye'nin talebine saygısızlık olur bu" diye konuştu.
***
Güçlü sinyal
AB Başkanlığı'nı devralacak olan Lüksemburg'un Başbakanı, 'İmtiyazlı ortaklık Türkiye'ye saygısızlık' dedi ve müzakere için 2005'i işaret etti..
Başbakan Tayyip Erdoğan, 17 Aralık Zirvesi'ne kısa süre kala gerçekleştirdiği önemli Lüksemburg ziyaretinde, "AB ile müzakere tarihi" konusunda son derece güçlü bir destek sağladı. Erdoğan önce Meclis Başkanı Lucien Weiler ile bir araya geldi ve "Türkiye için referanduma gitmek, maç başladıktan sonra kural değiştirmeye benzer'' mesajını verdi.
'KRİTLERLER YERİNE GETİRİLMİŞTİR' Erdoğan ardından da Ocak ayında AB Dönem Başkanı olacak Lüksemburg'un Başbakanı Jean Claude Juncker ile buluştu. Görüşme, son derece sıcak bir ortamda geçti. Juncker, ikili görüşme sonrası yaptığı açıklamada, Avrupa Komisyonu'nun net biçimde "Türkiye, Kopenhag Kriterleri'ni yerine getirmiştir" dediğini hatırlattı. Kaydedilmesi gereken ilerlemelerin henüz bitmediğini ancak gelinen noktada, Türkiye'nin müzakerelere başlaması gerektiğine inandıklarını belirten Juncker, şöyle devam etti:
'ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ' "Biz Lüksemburg olarak müzakerelerin 2005'in ilk 6 ayında başlatılması için olumlu bir tavır takınıyoruz. Bizim başkanlığımızda olursa çok mutlu oluruz. Tabi tarama süreci için zamana ihtiyaç var. İkinci yarıya da sarkabilir. Ancak Dönem Başkanlığı olarak ilk 6 ay için elimizden geleni yapacağız." "Amaç Türkiye'nin tam üyeliği" diyen Juncker, "İmtiyazlı ortaklık benim için bir opsiyon değildir. Türkiye'nin talebine saygısızlık olur bu" görüşünü dile getirdi. Başbakan Tayyip Erdoğan da "Biz özel muamale istemiyoruz. Adil davranılmasını istiyoruz. Şartlı bir karar söz konusu olamaz. Bu söz konusu olursa, Ankara Siyasi Kriterleri ile yolumuza devam ederiz" dedi.