Günlük döneklerin spor dünyasına hükmettiği bir ülkede, ErsunYanal bir maçla kahraman olur. Grubunda sadece Kazakistan'ı yenebilmiş bir milli takım gerçeği çöpe atılır da, 10 kişi kalmış bir Danimarka gerçeğinden kalanlar Dünya Kupası bileti sayılır. ErsunYanal, Türkiye'deki güvensiz spor ortamının güvenilmeyecek adamlarından biridir. Bunu ne Danimarka maçı örtbas edebilir, ne gelecek maçlar... ÖnderTuracı, onun bu ülkedeki en "belirgin" gerçeğidir. Sakın ha örtbas edilmesin... HakanŞükür meselesine gelince... HakanŞükür defterini milli takımda kapatırken, bir cildin üzerine en anlamlı veda yazısını ErsunYanal yazmalıydı. Ama ne yazık ki, komplekslerini hizaya getiremediği içindir ki, bu meselenin bu kadar büyütülmesine çanak tuttu.
***
ErsunYanal,"İsimlerideğil,sistemitartışalım" diyor. HakanŞükür, milli takımı bıraksaydı, "Hain" damgası yemez miydi? Yerdi. Bedelini de manşetlere çıkarak öderdi. HakanŞükür'ü tartışmakla zaman kaybetmeyelim. Ama ErsunYanal'ı bir maçta kahraman yapmakla, neler kazandığımızın hesabını da unutalım. Çünkü bu ülkede kahraman olmak sudan ucuz! 10 kişilik Danimarka'dan 1 puan almak bile yetiyor.
***
Futbolun padişahları konuşuyor ekranlarda. İhtiraslı möblelere oturup, rezervuar yorumlarına başlıyorlar. Bütün işleri nefreti döllemek. Yanlarında şifre çözücüleri var. Ama bunlara dur diyecek kimse yok. Çocuklar soruyor babalarına, "Kimbunlarbaba,bunlarkim?" Onlara futbol yorumcusu diyorlar. Hem bahçeye kaçan topu kesiyorlar, hem de ahkam kesiyorlar futbol bilginleri olarak. Bunları birileri çekip alsın hayatımızdan. Yoksa çocuklarımızı koruyan bütün siperleri bombalayacaklar.
***
Trabzonspor'da affedilen İbrahimEge idmanlara başladı. Almanya kampının taciz zanlısı, kendisine yakışan bir forma buldu. Bu gurur da Trabzonsporlu yöneticilere ait olsun. İdmana geç geldiği için kendisine 1 milyar ceza kesen ZiyaDoğan,İbrahimEge'nin biletini kesemediği için, nasıl bir cezaya layık görüyor kendisini? Onu da ben merak ediyorum...
***
FenerbahçeliSerhat'ın Galatasaray'a transfer söylentileri dolaşıyor. Kendi takımına karşı böylesine sorumsuz davranan birine özellikle parantez açmalıyım. Serhat, sezon başından beri kılını kıpırdatmıyor. Ölü bir gezegende tek başına. Arkadaşları çırpınırken, senede iki maç futbol oynamakla görevini yerine getirdiğini düşünüyor. Nasılsa "boğapozu" verdiği bir fotoğrafın kaymağını yiyor. Serhat, bu genç yaşında ihtiyarlığından utanmıyorsa... Hiçbir transfer söylentisi onu kurtaramaz!