Konfeksiyon konusunda üretim gücünü dünyaya ispat etmiş olan tekstil sektörümüz, şimdi markalaşmanın çabası içinde. Daha önceleri dünyanın fason üretim merkezi olarak kullanılan sektör, son yıllarda içinden çıkardığı önemli markalarla dünya pazarlarında söz sahibi olmaya başladı.
***
'Fason değil marka olalım'
Türkiye'nin fason üretim merkezi haline geldiğinden şikayet eden tekstilci Furkan Atakan, markalaşmanın önemine dikkat çekti.
Konfeksiyon konusunda üretim gücünü dünyaya ispat etmiş olan tekstil sektörümüz, şimdi markalaşmanın çabası içinde. Daha önceleri dünyanın fason üretim merkezi olarak kullanılan sektör, son yıllarda içinden çıkardığı önemli markalarla dünya pazarlarında söz sahibi olmaya başladı. Fason üretim konusunda kesin tavır koyan ve bütün isteklere rağmen bu tür teklifleri geri çeviren Yeni İnci Underwear'ın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Furkan Atakan, fason üretim yaparak dünya pazarlarında yer almanın mümkün olmadığını, bu yüzden de markalaşmaya önem vermek gerektiğini söyledi.
'Kaliteden ödün yok' Dünya çapında markalarla yarışabilmek için kalitelerini artırdıklarını belirten Atakan, kendilerine gelen orta ve alt sınıf ürün isteklerini de geri çevirdiklerini, kalitelerinden taviz vermediklerini kaydetti. Fason üretim yaparak çok para kazanılabileceğini anlatan Atakan, şöyle konuştu: "Biz bu konuda kesin tavır koyduk ve fason üretim yapmayacağız. Yeni İnci Underwear olarak 2003 yılının ilk altı ayında 3 milyon parça iç çamaşırı ürettik ve bunun yüzde 45'ini yurtdışına ihraç ettik. 2004 yılının ilk 6 ayında ise 2 milyon parça üretim yaptık. Fasona karşı çıktığımız için ihracat rakamlarımız çok büyük değil ama istikrarlı bir biçimde artıyor..."
