Bir arkadaşımın Allah'ın varlığı ile ilgili kuşkuları var. Allah'ın varlığını ona nasıl inandırabilirsiniz. CEVAP: Önce şunu bilelim, biz Allah'ın varlığına dair belgeleri anlatırız, ama inandırma yetkisi bizde yok, o kişi hidayete ererse inanır, onu da Allah bilir. Evrende her şey Allah'ın varlığını ilan ediyor. Dünyamıza bakalım her şey bir veya birçok sebep sonucu oluyor. Her işi bir yapan var. İlk sebep ve bütün sebepleri yaratan ise Allah'tır. Kendi gövdemize baktığımız zaman onda çok ince hesaplı bir düzen görüyoruz. Bütün dünyada düzen vardır. İşte o düzeni kuran Allah'dır. Gözümüz bedenin yukarı kısmında ve bir çukurda saklı, kapağı da var. Küçük bir çarpma ile sakatlanacak kadar nazik... Demek onu o saklı ve korumalı yere koyan bir üstün zeka vardır. İç organlarımız, kalbimiz, ciğer ve böbreklerimiz de hep kaburga kemiği içinde koruma altına alınmış, onların korunması gerektiğini düşünen ve ona göre de yaratan ve düzenleyen bir üstün akıl ve yapıcı gücü vardır. İşte, o tarif edilmeyecek kadar üstün zeka ve yaratıcı gücün sahibi olan varlığa Allah diyoruz. Dünyada ve bütün evrende Allah'ın varlığını gösteren sayısız deliller ve belgeler vardır. Bütün bunları gören ve biraz düşünen insanlar, Allah'ın varlığına kolayca inanır. Allah'ın varlığından şüphe eden arkadaşınıza bu yazımızı okutun ve bu yolda konuşun. Onun doğru düşünmesine ve gerçekleri algılamasına yardımcı olun.
Kaderde yazılanı yaşıyorsak intihar neden günah? CEVAP: Biz kaderimizde neler olduğunu bilmeyiz. Esasen böyle bir kaderin var olup olmadığı kesin de değildir. Kader konusu büyük ölçüde yanlış anlaşılmıştır. Biz kendimiz kadere göre ayarlayamayız. Biz doğru veya yanlışa, haram veya helale göre, akıl ve bilim kurallarına göre hareket ederiz. Dolayısıyla intihar etmek haramdır, o halde ondan sakınırız. Daha açık söyleyelim, bizim kaderle bir işimiz yoktur. Biz onula sorumlu değiliz, biz Kur'an'la, akıl ve bilimle sorumluyuz.