Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa 11 Ağustos 2004

Günün Öyküsü



Birlikte başaracağız."
Bob Butler, 1965
yılında Vietnam'da savaşırken bir mayın tarlasında 2 bacağını yitirdi. Bir savaş kahramanı olarak döndü memleketine. 20 yıl sonra da, kahramanlığın yürekten gelen bir şey olduğunu bir kez daha kanıtladı. Butler, sıcak bir yaz günü Arizona kentinin küçük bir kasabasındaki evinin garajında çalışırken, yakındaki evlerden birinden gelen, bir kadın çığlığı duydu. Tekerlekli sandalyesiyle sese doğru hızla ilerlemeye başladı, ama bahçesinin kenarındaki çalılıklardan diğer tarafa bir türlü geçemedi. Tekerlekli sandalyesinden kendisini yere attı ve çalıların arasından sürünerek geçti. "Oraya gitmem gerekiyordu" dedi. "Canımın yanmasının önemi yoktu." Butler, evin bahçesindeki havuzun kenarına vardığında, havuzun dibinde, 3 yaşındaki Stephanie Hanes hareketsiz yatıyordu. Stephanie kolsuz dünyaya geldiği için, yüzemiyordu. Annesi havuzun kenarında durmuş, deli gibi çığlık atıyordu. Butler hemen havuza daldı ve Stephanie'yi sudan çıkarttı. Küçük kızın yüzü mosmordu, soluk almıyor ve nabzı da atmıyordu. Stephanie'nin annesi acil yardıma telefon ederken, Butler da küçük kıza yapay solunum uygulamaya başladı. Kızın annesine doktorların hemen yola çıktığını söylemişlerdi. Zavallı kadın, oğlu Butler'a sarılıp, hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Butler bir yandan kıza ilk yardım yaparken, diğer yandan da anneyi sakinleştirmeye çalışıyordu. "Üzülmeyin" diyordu. "Ben onun kolları oldum ve onu sudan çıkarttım. Her şey normale dönecek. Şimdi de ciğerleriyim onun. Birkaç saniye içinde minik kız öksürmeye başladı. Bilinci yerine gelince de ağlamaya başladı. Anne minik kızına sarılırken, Butler her şeyin normale döndüğünü biliyordu. Butler anneye, "Mayın tarlasında bacaklarım koptuğunda tek başımaydım" dedi. "Hiç kimse yoktu yanımda, Vietnamlı küçük bir kız dışında. Beni köyüne sürükleyerek götürmeye çalışırken, yarım yamalak bir İngilizce'yle bana, 'Üzülme, yaşayacaksın. Ben senin bacaklarınım şimdi. Birlikte başaracağız' diyordu." Bu kez iyilik yapma sırası Butler'a gelmişti... Butler da, bunu seve seve yerine getirdi Kaynak: Tavuk Suyuna

Aklınızdan çıkartmayın

Çorba Ailemle birlikte geçirdiğim bir yaz tatilini anımsıyorum: Annem, babam ve 2 erkek kardeşim, ben ve kız kardeşim. O zaman yaşlarımız 5 ila 14 arasında değişiyordu. Sıcak Arizona/ Nevada çöllerinde tam 12 saat yolculuk yapmıştık, hem de kliması olmayan bir arabada üst üste. California'ya doğru yol almıştık. Hepiniz bilirsiniz. Pek çok ailede bu tür yolculuklar, bitmek tükenmek bilmeyen kavgalar, birbirini kızdırmalar ve huzursuzluklarla geçer. Peki, biz ailece nasıl onca yola dayanmıştık? Hiçbirimiz yolculuğun sonunu aklımızdan çıkartmıyorduk. Ne zaman bir huzursuzluk çıksa, annem ya da babam bize hemen Disneyland'i, kuzenlerimizi, onların yüzme havuzunu ve plajı anımsatıyordu. Burada sizlere heyecan ve istek konusunda bir ders bulunmaktadır. Heyecan kaynağı, parasal öldüllere ilişkin beklentiler ya da kişisel zevklerdir. İçinde bulunduğunuz anda yaşanır: İlk flört, takım kurmak, istediğiniz işe girmek... İstek şimdiki zamanda başlar ve geleceğe uzanır. Görev tamamlanana kadar da devam eder. İlk flörtün heyecanı, düzenli bir ilişkiye dönüşür, takım bir kez kurulduktan sonra her gün elinizden geldiğince iyi oynarsınız, işe girdikten sonra her gün iyi çalışırsınız. Heyecan ve isteği karşılaştırırsak, heyecanlı olmanın önemli olduğu ortadadır. Ancak heyecanın etkisi çabuk geçer. İşte o zaman, eğer başarılı olmak istiyorsak, uzun sürecek bir istekliliğe hazır olmamız gerekir. Bizim Disneyland'e varmak için katlandığımız 12 saat örneğinde olduğu gibi... İstek, kişinin kendi kendini motive edebilmesiyle mümkündür. Ne kadar istekli olduğunuzu sınamak için şu 3 soruyu kendinize sorun: "Bunu neden yapıyorum?", "Ne kazancım olacak?", "Bunu yapınca istendiğimi ve önemli olduğumu hissedecek miyim?" Görüşümüzü, yalnızca hedef belirlediğimiz zaman değil, amacımıza duyduğumuz tutkuyu sürdürebildiğimiz zaman istek vardır... Kaynak: Tavuk Suyuna Çorba 'Birlikte başarabiliriz'




DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
Şok gerçek!Prof. Beyaz: Leşle...
İhbarlı terörJigolo askere ihraç
Halil Ergün ölümden döndüÜstsüz Ruslar plaj kapattı
Hain pusu: 3 şehitÇanakkale içinde güzeller...
Dünya varmış!Aşılat, kazan...
Alt Yazı.Güne BAKIŞ
EKONOMİ
Astarı Astarı yüzünden pahalı
1985 yılından bu yana geçen 19 yılda özelleştirme için 12 milyar...
Tüketici kredisine fren
Yine zamlı günler
Benzinin fiyatı 2 milyonu aştı!
Hazine 4.2 katrilyon borçlandı
'Sigortada hedef 2005 yılı'
İSO, istihdamdan şikayetçi
MAGAZİN
Şöhret Şöhret ağır bastı
Cihan Ünal'ın ilk evliliğinden olan kızı Irmak bir dizide rol...
Çingeneler zamanı
Ünlülerin tavla turnuvası
Oturuşları bile aynı
Parmağı iyileşti
Bay Hakko sokakta
Sabredin, az kaldı
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
ISTANBUL - Fırtına 27 C,Fırtına 17 C
ANKARA - Fırtına 30 C,Yağmur 15 C
IZMİR - Par. Bul. 34 C,Par. Bul. 19 C
ANTALYA - Par. Bul. 31 C,Açık 21 C
ADANA - Par. Bul. 30 C,Par. Bul. 22 C
EKONOMİ
IMKB E: 19,393 D:% 0.75
DOLAR S: 1,451,000 D:% -0.21
EURO S: 1,780,000 D:% 0.06
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
SPOR
GÜNCEL
     
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa
     
     
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm haklari saklidir.
MERKEZ GAZETE DERGI BASIM YAYINCILIK SANAYI VE TICARET A.S.