Kızım Janna, lisedeyken bir yabancı öğrenci değişim programı çerçevesinde Almanya'ya gitmeye hak kazandı. Bu kadar özel bir yaşantı için onun seçilmiş olması, bizi çok sevindirdi. Fakat, daha sonra değişim programını yürüten kurum bizden masraflar için 4 bin dolar ödememizi istedi ve bu parayı 5 Haziran'dan önce, yani 2 ay içinde istiyordu. O sırada boşanmış, 3 çocuklu bir kadındım. 4 bin dolar bulma fikri beni çok aşıyordu. Maddi açıdan, şu durumda bile geçimimizi zor sağlıyordum. Neyse ki kısa bir süre önce Los Angeles'ta Jack Canfield'ın "Benlik Saygısı Seminerleri" nden birine katılmıştım. Seminerde öğrendiğim şeylerden 3'ü, istediğini söylemek, istediği şeyi onaylamak ve sonra onun için harekete geçmekti... Yeni öğrendiğim bu ilkeleri uygulamaya koymaya karar verdim. İlk önce şöyle bir onaylama yazdım: "Janna'nın Almanya yolculuğu için 1 Haziran'a kadar 4 bin dolar bulacağım." Bu onaylamadan bir tane banyo aynasının üzerine yapıştırdım, bir tane de cüzdanıma koydum. Böylece onu her gün görecektim. 100 dolarlık bir banknotun resmini çekip onu büyüttüm ve Janna'nın yatağının üzerine, tavana astım. Böylece, her sabah ilk ve her gece en son onu görüyordu. Janna, tipik bir 15 yaşında Güney Kaliforniyalı bir genç kızdı ve bu "tuhaf" fikirler onu pek heyecanlandırmıyordu. Ona her şeyi açıkladım ve kendi onaylamasını yazmasını önerdim. Artık isteğimi onayladığıma göre harekete geçmem ve istediğimi söylemem gerekiyordu. Her zaman, başka kimsenin yardımına gereksinim duymayan bağımsız bir insan olmuştum. Ailemden ve arkadaşlarımdan para istemek benim için güçtü, hele ki yabancılardan istemek daha da güçtü. Janna'nın fotoğrafını koyduğum ve Almanya'ya gitmek istemesinin nedenlerini yazdığım bir el ilanı hazırladım. İlanın altında insanların 1 Haziran'a kadar bize geri postamaları için bir de kupon vardı. Onlardan 5, 20, 50 ya da 100 dolarlık bir katkı istiyordum. Kuponun üzerinde, göndermek istedikleri miktarı yazmaları için bir boşluk bile bıraktım. Sonra bu ilanlardan bütün arkadaşlarıma, ailemdeki herkese ve çok az bile olsa tanıdığım insanlara gönderdim. Çalıştığım şirkette de herkese bu ilanlardan verdim ve ilanı hizmet örgütlerine de postaladım. Janna, yabancıların ona para vermeleriyle ilgili hayaller kuruyordu. Sonraki haftalarda paralar gelmeye başladı. İlk aldığımız armağan, 5 dolar oldu. En büyük armağan da 800 dolardı ve ailemizle arkadaşlarımızdan geldi. Janna, bütün bu olanlardan büyük bir coşku duyuyordu ve hayalinin gerçek olabileceğine inanmaya başladı. Bir gün bana, "Bu, sürücü ehliyetimi almamda da işe yarar mı?" diye sordu. Ona, onaylamanın her zaman işe yarayacağını söyledim. Bunu denedi ve ehliyetini aldı. 1 Haziran'da neşe içinde 3 bin 750 dolarımız olmuştu! Fakat kalan 250 doları nereden bulacağımı hala bilmiyordum. 5 Haziran'da telefon çaldı. Şehirdeki hizmet örgütlerinden birinden, bir kadın arıyordu. "Son günü geçirdiğimin farkındayım, çok mu geç kaldım?" diye sordu. "Hayır" dedim. "Janna'ya yardım etmeyi gerçekten çok istiyoruz, ama ancak 250 dolar verebiliriz." Janna'ya maddi destek verip, onun hayalini gerçekleştiren toplam 2 örgüt ve 23 kişi vardı. Janna, yıl boyunca bu 25 sponsoruna birkaç kere mektup yazdı ve yaşadıklarını anlattı. Geri dönünce 2 örgütte konuşma yaptı. Janna, Eylül ayından Mayıs ayına kadar Almanya'da yabancı değişim öğrencisi olarak kaldı ve bu onun için harika bir yaşantı oldu. Bakış açısı genişledi, dünyayı ve insanları daha fazla takdir etmeye başladı. Janna, o zamandan sonra bütün Avrupa'yı gezdi, bir yazı İspanya'da, bir başka yazı Almanya'da geçirdi. Üniversiteden iyi bir dereceyle mezun oldu ve şu anda da halk sağlığı yönetimi alanında mastır yapıyor. Janna'nın Almanya yolculuğundan 1 yıl sonra, yine onaylama yöntemini kullanarak hayatımın aşkını buldum. Onunla bir Benlik Saygısı Semineri'ne katıldık ve evlendik. O seminerde, birlikte onaylamalar yaptık. Bunlardan biri yolculuk etmekti. Sonraki 7 yılı, Alaska da dahil olmak üzere birkaç farklı eyalette geçirdik, 3 yıl Suudi Arabistan'da kaldık ve şu anda Doğu'da yaşıyoruz. İstediğim şeyleri söylemeyi, onaylamayı ve onlar için harekete geçmeyi öğrendiğim için, Janna gibi benim de ufkum genişledi ve yaşamım eskiye kıyasla çok daha heyecan verici oldu... Kaynak: Tavuk Suyuna Çorba BİTTİ
