Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Yaşam | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa 05 Temmuz 2004

Obsesyon

Obsesyon, takıntılı olma halidir. Yineleyici, istenmeyen fikirler, dürtüler, düşünceler veya davranışlardır. Obsesyona yol açan etkenlerle, kişi; benliğine kültür ve inançlarına ters düşen düşünce ve fikirlerin etkisinde kalır. Bunları bir türlü kafasından atamaz. Obsesyon ya da takıntılı insanlara çevremizde sık rastlarız. Ancak bu düşünce ve fikirler, belli bir noktaya kadar tolere edilebilir. Olgular zihinlerinden uzaklaştıramadıkları düşünceden kurtulamazlar ve kontrol edemezler. Tekrarlayıcıdır. Bu yüzden de düşünce bozukluğu olarak kabul edilir. İstenmeyen ve istem dışı ortaya çıkan düşüncedir. Obsesyon günlük yaşamı zora sokar ve kişisel veya sosyal ilişkilere zarar verir. Olumsuz ve kötü fikirlerin olgunun, düşünce sistematiğini ele geçirmesi sonucu ortaya çıkan korku, sıkıntı ve endişe dayanılmaz bir hal alır. Psikotik bozukluğa zemin hazırlar. Sevilen bir kişiye çocuğuna, eşine veya bir başkasına zarar vereceği ve ölümüne neden olacağı gibi düşünceler hastalarda, büyük bir korku yaratır. Obsessif düşünceler, hastalar istemediği halde zorla bilincine girerler. Olgular bu düşüncenin saçma olduğunu bilirler. Yine de etkisinden kurtulamazlar.

PSİKOTERAPİ ÇOK FAYDALI
Kapı ve pencere açık mı kaldı? Ocağı söndürdüm mü? Kalabalıkta bağırma, çağırma gibi ayıplanacak bir davranışta bulunursam veya ağzımdan kötü bir laf kaçırırsam gibi fikir ve düşünceler, duvarda asılı tablonun hafif eğik olmasının yarattığı rahatsızlık, eşya toplama ve titizlik obsessif kişilerde sık rastlanır.
Zorlantılar ( kompulsiyon), takıntıdan farklı olup, tekrarlayan davranış veya zihinsel etkinliktir. Zorlantının temelinde takıntıya eşlik eden gerginliği veya korkuyu azaltmak yatar. Örneğin ellerini sürekli yıkayan bir olgu, elinin yeterince temiz olmadığını bilir ve üstelik sık sık yıkamak da hoşuna gitmez. Ancak ellerini sık sık yıkayarak hastalık bulaşacağına ait korkusunu azalttığına inanır.
Bu takıntılı ve zorlantılı hastalara uzun süreli bir tedavi uygulanmalıdır. İlaçla birlikte psikoterapi büyük yarar sağlar.
GÜNCEL
Aman Aman gölgede kalın!
Uzun süren kış aylarından sonra yaz bir geldi, pir geldi. Yetkililer,...
Masal gerçek oldu
Sıkıysa 'fortçuluk' yap
Acıların kadını
Canını seven gitmesin
Patronu öldüren, kovduğu işçisi
Sır aydınlandı
SPOR
Yunan Yunan oyunu!
Yunanistan, Fransa ve Çekler'den sonra EURO 2004'ün evsahibini de tek...
Müthiş iddia
İlhan Mansız Beşiktaş'ta!
Kaleye 3 Süper
Arjantin seferi
Zaferle başladı
Carew'de son raunt
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
ISTANBUL - Par. Bul. 25 C,Par. Bul. 17 C
ANKARA - Par. Bul. 30 C,Par. Bul. 12 C
IZMİR - Par. Bul. 37 C,Par. Bul. 19 C
ANTALYA - Par. Bul. 33 C,Par. Bul. 22 C
ADANA - Par. Bul. 30 C,Par. Bul. 23 C
EKONOMİ
IMKB E: 18,555 D:% 0.75
DOLAR S: 1,439,000 D:% -0.96
EURO S: 1,768,000 D:% -1.06
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
EKONOMİ
GÜNCEL
     
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Yaşam | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa
     
     
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm haklari saklidir.
MERKEZ GAZETE DERGI BASIM YAYINCILIK SANAYI VE TICARET A.S.