Kışın sonundan beri bir kilo verme telaşıdır başladı. Bütün gazetelerde diyet programları falan yayınlanıyor. Komşularımın her birinin elinde birer gazete o diyet senin, bu diyet benim uygulamaya çalışıyorlar. Hiç bu diyet benim vücuduma uygun mu, sağlığımı tehlikeye sokar mı diye düşünmüyorlar. Bu işin kuralı az yemek evlatlarım. Böylelikle o saçma sapan kibrit kutusu kadar peynirmiş, üç tane zeytinmiş, öyle adını sanını duymadığımız tuhaf sebzelermiş bunlara gerek kalmaz. Denize de girersiniz, bikini de giyersiniz evlatlarım.
*** Dün akşam oturmuş bu konuda düşünürken, kanalları zaplamaya başladım. Yine şu feci program İkinci Bahar'a denk geldim çocuklarım. Üç kuruş para için onurunu satan insanlarla karşılaştım. Orada bir çift var, aslında çift falan değil. Kadın hediyelere kavuşabilmek için ısrarla adamla evlenmek istiyor. Adam kıza yüz vermiyor. Kız da evde kalan diğer yarışmacılara adamla konuşsunlar, ikna etsinler diye baskı yapıyor. Böyle bir rezillik görmedim. Neden sonra aklıma Özlem Yıldız geldi. Onun da evlenme meraklısı yarışmacılardan farkı yok evlatlarım.
*** Kızcağız sosyeteye girip, zengin bir koca bulmak için kendisini yırtıyor. Anneannem evde kalmış kızlar için söylerdi. Alan yok, satanı ne yapayım diye... Anneannemin ruhu şad olsun...