Evvelsi gün dans izledim! Sürekli gezmeden bahsedince, herkesin dikkatini çekmeye başlamışım. Arada sırada gazeteye ziyarete giderim, gitmeden önce de en az iki tepsi cevizli sarı burma tatlısı götürürüm evlatlarıma. Bayıla bayıla yerler, yanına da güzel bir çay veya kahve. Ekonomi Müdürü Faruk evladım, bana bir sürpriz yapıp, geçen akşam ziyaretime geldi. Davetiyesi varmış, beni bir gösteriye götürecekmiş. Nasıl sevindim anlatamam. Faruk evladıma "Demek beni de unutmayanlar varmış" dedim.
Neyse çaylarımızı içip, sabah yaptığım patatesli böreği yedikten sonra, gösteri günü gelip beni arabayla alacağını söyledi. Atatürk Kültür Merkezi'ne götürdü. Koltuklarımıza oturduk, baştan sona kadar "Güldestan" ı seyrettik. Vallahi bayıldım. Mercan Dede denen çocuğu yakinen tanırım, çünkü benim çocuklar hayranı... Hatta Faruk beni gösteriye götürürken, çocuklar, torunlar kıskanmadı değil. Yalnız yetkililere şöyle bir eleştirim olacak. Müzik çok lezzetliydi de, benim anlayamadığım, sanki müzik dansçılara değil de, dansçılar müziğe eşlik ediyor. Beni gösteride en heyecanlandıran sahne, semah dönen kız...
Çıktığımızda içimi bir huzur kaplamıştı. Faruk oğlum beni eve bıraktı, rüyamda bembeyaz tüller dolu bir odadaydım.