Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Yaşam | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa 26 Haziran 2004

Günün Öyküsü



Son dans

Gençken evdeki ilk işlerimden biri, ateş için odun toplamaktı. Babamla birlikte ormana gider, odun keser ve kırpardık. Evimizi ve kadınlarımızı ısıtmak için, üzerine düşeni yapan güçlü odunculardık. Evet, babam bana eve yardım etmeyi öğretmişti. İlkokuldayken, salı geceleri babamla televizyon izlerdik. Wyatt Earp, Çeyen, Maverick... Babam, geçmişte bu kovboylarla birlikte ata bindiğine beni ikna etmişti. Ne kadar gurur duyardım; babam en iyi kovboylarla birlikte gezmiş, gerçek bir kovboydu. Okula gidince, bunu arkadaşlarıma da anlattım. Bana güldüler ve babamın yalan söylediğini söylediler. Babamın onurunu korumak için sürekli kavga ediyordum. Bir gün, gerçekten fena dayak yedim. Bunun üzerine, babam gerçeği söylemek zorunda kaldı. Yıkılmıştım elbette, ama onu hala çok seviyordum. Ben 13 yaşındayken, babam golf oynamaya başladı. Ben de onun golf sopalarını taşıyordum. Etrafta kimseler olmadığında, 1-2 vuruş yapmama izin veriyordu. Bu oyuna aşık oldum ve iyi oynamaya başladım. Annemin de babamın da ikinci aşkı, (birinci aşkları biz çocuklardık) dansetmekti. Harika dans ediyorlardı. Dans salonundaki insanlar, dans pistinin olağanüstü ikilisi M&M'den esinlenerek, onlara "Marvin ve Maxine" ismini takmışlardı. Pazar sabahları kiliseden döndükten sonra, kahvaltıyı babamla ben hazırlardık. Üzümlü yulaf ezmesinin pişmesini beklerken, annemin yeni temizleyip cilaladığı zeminde, "İspanyol dansı" çalışırdık. Ben büyüdükçe, babamla aramıza mesafe girer gibi oldu. Ortaokula başladığımda, okuldaki etkinlikler tüm zamanımı almaya başladı. Arkadaşlarım sporcu ve müzisyendi, birlikte spor yapıyor, bir bandoda çalıyor ve kızların peşinden koşuyorduk. Babam gece çalışmaya başlayıp artık katıldığım etkinliklerin hiçbirine gelmediğinde, kendimi nasıl yalnız hissetmiştim. Öfke dolu tutumumla, "Sana göstereceğim. Yanımda olmasan da ben en iyi olacağım" diyordum. Onun ilgisizliği, benim yaşama karşı daha sert bir tavır takınmama yol açıyordu. Ben 15 yaşından 26 yaşına gelene kadar, tam 11 yıl birbirimizi sevdiğimizi hiç söylemedik. Sonra bir şey oldu. Bir sabah babam ve ben işe gitmeye hazırlanıyorduk. Babam tıraş olurken, boynunda bir şişlik fark ettim. "Baba, boynundaki o şey de ne?" diye sordum. "Bilmiyorum, bugün doktora gidip öğreneceğim" dedi. O sabah, babamı ilk kez bu kadar korkmuş gördüm. Doktor, babamın boynundaki kitleye kanser tanısı koydu. Sonraki 4 ay boyunca, babamın her gün ölüme biraz daha yaklaşmasını izledim. 75 kiloluk kaslı bir adamken, 50 kiloya düşmüş, bir deri, bir kemik kalmıştı. Onunla yakınlaşmaya çalıştım, fakat aklında o kadar çok şey vardı ki, bana yoğunlaşamıyordu. Bu, yılbaşı arifesine kadar sürdü. O gece hastaneye gittiğimde, annemle kızkardeşimin bütün gün orada olduklarını öğrendim. Onların eve gidip dinlenmeleri için, ben babamın yanında kaldım. Odasına girdiğimde uyuyordu. Yatağının başucundaki sandalyeye oturdum. Saat 23.30 gibi uykum geldi, karyolaya uzanıp uyudum. Sonra birden babamın sesiyle uyandım. Bağırarak, adımı söylüyordu. "Rick! Rick!" Gözümü açınca, babamın yatakta oturduğunu gördüm. "Dans etmek istiyorum" dedi. Başlangıçta ne yapacağımı bilemeden, öyle oturup kaldım. Ama babam ısrar ediyordu. "Dans etmek istiyorum. Lütfen oğlum, bu son dansı yapalım." Yatağının yanına gittim ve "Baba, benimle dans eder misin?" diye sordum. Şaşırtıcıydı. Yataktan benim yardımıma hiç gereksinme duymadan kalktı. Kollarımızı birbirimize dolayıp, odanın içinde dans ettik. Dünyanın en iyi yazarı bile, o gece paylaştığımız enerjiyi ve sevgiyi sözcüklere dökemez. Babamla tek beden olduk, birbirimize önem veriyor ve birbirimizi anlıyorduk. Babamın gözleri, daha önce hiç görmediğim hüzünlü bir sevinçle aydınlandı. Dans ederken ikimizin de gözleri doldu. Vedalaşıyorduk ve ayrılmamıza çok az bir zaman kala, ikimiz de birbirimizi bu kadar çok sevmenin ne denli güzel olduğunu bir kez daha fark ettik. Dansımız bitince, babamın yatağına yatmasına yardım ettim. Elimi sıkı sıkı tuttu, doğrudan gözlerimin içine baktı ve "Teşekkür ederim oğlum. Bu gece burada benimle birlikte olduğun için çok mutluyum." Babam ertesi gün, yılbaşında öldü. Onunla son dansımız yılbaşı arifesinde, Tanrı'nın bana bir armağanıydı. Bir baba-oğul arasındaki sevginin ne denli güçlü olabileceğini gösterdiği için, çok sevindirici ve aydınlatıcı bir armağan... Kaynak: Tavuk Suyuna Çorba




DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
Devlet bursuyla okumuşVerin kızımızı alın oğlunuzu
Çuvaldaki CesetOyunu haber bozdu
Dondurma yedi, öldü!Baba cinneti
Organ savascısıPiyango'da oto-bereket!
Alemin yeni jönü!Müdürüydü, babası oldu
'Evladım bir taneydi!'3 saat erken gelin
Sinema Kralı cinayetinin...Okulun ilk ve tek mezunu
Anlamlı ziyaretUmutları söndü
Metan gazı faciası: 3 ölüYağmur gitmiyor
'Perihan Abla' yasta!Yayalara trafik cezası şoku
Okula ihtiyaçları varVatandaş yazıyor
Alt yazı..GüneBAKIŞ .
GüneBAKIŞ.GüneBAKIŞ...
EKONOMİ
Korkmadan Korkmadan konuşun
Beklenen telefon ucuzluğunun tarihi kesinleşti. Ağustos başında...
TL aşırı değerli'
Kuruşa karşı kart
IMF'yle yeni anlaşma
Ucuz bilet zararı!
750 milyon dolarlık tahvil...
'Tüketici kredilerinde...
YAŞAM
İzmir İzmir kumruları
Magazin dünyasının iki çapkın ismi birbiriyle aşk yaşamaya başladı.
En güzel hemşire
Evlilik yine ertelendi
Vakıf yararına gece
Aşk tatili
ASLI ÇOK korkuyor!
Bahçıvan oldu
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
ISTANBUL - Par. Bul. 26 C,Par. Bul. 18 C
ANKARA - Kapalı 20 C,Par. Bul. 12 C
IZMİR - Par. Bul. 30 C,Par. Bul. 17 C
ANTALYA - Fırtına 26 C,Par. Bul. 20 C
ADANA - Par. Bul. 27 C,Par. Bul. 21 C
EKONOMİ
IMKB E: 17,355 D:% 2.76
DOLAR S: 1,491,000 D:% -0.07
EURO S: 1,809,000 D:% -0.33
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
SPOR
GÜNCEL
     
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Yaşam | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa
     
     
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm haklari saklidir.
MERKEZ GAZETE DERGI BASIM YAYINCILIK SANAYI VE TICARET A.S.